Ozon tedavisiyle iki ayağı kesilmekten kurtuldu

Halk arasında ’şeker hastalığı’ olarak bilinen diyabet nedeniyle, ayağında oluşan yaralar iyileşmeyince biri üniversite hastanesi olmak üzere iki hastanenin “ayağının kesilmesi” yönünde karar verdiği Şanlıurfalı 7 çocuk annesi Süheyla Soniş (46), “doğanın mucizesi” olarak tanımlanan “Ozon tedavisiyle” sağlığına kavuştu.

AA muhabirinin edindiği bilgilere göre, Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesinde yaşayan ve 14 yıldır şeker hastası olan 7 çocuk annesi Süheyla Soniş, evinin bahçesinde gezerken ayağını cam parçası battı. Cam parçasını ayağından kendi imkanlarıyla çıkaran Süheyla Soniş’in ayağında oluşan kesik diyabetin etkisiyle iyileşmedi.

Durumu her geçen gün daha kötüye giden ve ayağının üzerine basamaz hale gelen Süheyla Soniş’i, oğulları Abdullah ve Ali Soniş tarafından Şanlıurfa Devlet Hastanesi’ne götürdü.

Burada tedavi altına alınan Soniş’in, doktorlar ayağının dizden aşağı bölümünün kesilmesine karar verdi. Doktorların kararı karşısında adeta şok yaşayan kadın, bu kez oğulları tarafından “ayağının kurtarılabilmesi umuduyla” Adana’ya getirildi.

Gelirleri yeterli olmadığı için tarlalarını satan çocukları tarafından temmuz ayında Adana’ya getirilen Süheyla Soniş için üniversite hastanesi de “ayağın kesilmesi” kararını yineledi.

Hastanede “kendi isteğimizle hastamızı taburcu ediyoruz, ayağının kesilmesine izin vermiyoruz” şeklindeki yazıya imza atan Süheyla Soniş’in çocukları, hastanede tanıştıkları ve daha önce ayağı kesilen bir hastanın önerisi üzerine Adana’da ozan tedavisi uygulayan özel bir tıp merkezine getirildi.

Yaklaşık 3 ay süreyle tıp merkezinde ozon tedavisi gören Soniş, ümidini kesmek üzereyken sağlığına kavuştu. Süheyla Soniş, “Çocuklarım yol göstermese hastane raporlarına kanıp ayağımın diz kapağımdan itibaren kesilmesine razı olacaktım. Bu benim için tam bir mucize oldu. Buraya geldiğimde ayağımın varlığını bile hissetmiyordum ama artık hissedebildiğim gibi eskisi gibi yürüyorum” dedi.

-OZON TEDAVİSİ-

Özel tıp merkezinin Genel Müdürü Dr. Ersan Türkoğlu ise “ozonun (aktif oksijen) yüksek enerji içeren, asit ortamını azaltan, anti-oksidan, bağışıklık sistemini aktive eden, metabolik düzenleyici etkisi olan Avrupa ve dünyada çok yaygın kullanılan bir molekül olduğunu söyledi.

Ersan, “Ozonun bugüne kadar gençleştirici etkisiyle bilindiğini ancak, diyabetten diyalize birçok kronik hastalıkta da mucizeler yarattığını, bunun kamuoyunda yeterince bilinmediğini” belirtti.

Diyabet hastası Süheyla Soniş’in kendilerine başvurduğunda ayağının çok kötü durumda olduğunu belirten Türkoğlu, “Ayağı kurtarmak için zaman geçirmeden tedaviye başladık. Uyguladığımız ozon tedavisi ile tıkalı olan damarları açarak ayaktaki kan dolaşımını sağladık. Hastanın ileri bir yaşta olmaması işimizi kolaylaştırdı” dedi.

Türkoğlu, diyabetin, vücudun şeker metabolizmasında bozuklukla karakterize metabolik bir hastalık olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti: “Kanda yükselen şeker yeteri şekilde metabolize olamayınca başta damarlar olmak üzere sinirler ve diğer bütün organlara yapışarak birikime neden oluyor. Damar duvarı zaman geçtikçe daralmaya başlıyor, dokulara ve organlara kan pompalanması yavaşlıyor. Ozon tedavisiyle alınan oksijen öncelikle damarları genişleterek kan dolaşımını artırıyor ve vücuttaki asidik ortamı azaltarak tüm bu oluşan kötü durumları ortadan kaldırıyor.” Türkoğlu, ozon tedavisini, ayak kesilmesi gibi kötü bir soncu önlemenin yanı sıra, diyabetik hastalarda bağışıklık sistemini güçlendirme amaçlı olarak sıkça kullandıklarını sözlerine ekledi.

(milliyet)