İlgiyi ben değil, Tarkan ile Serdar çekti!

30 Mart 2010 Yazan SuN  
Kategori Magazin

İlk albümü ‘Acıkolik’te hem Serdar Ortaç hem de Tarkan’dan beste alan ve böylece adını duyuran Nil Özalp, albümünde herkesin arkadaşça emeği olduğunu söyledi ve ekledi:

Hiç kimse şarkılar için para almadı. Bu albümü arkadaşlarımla imece usulü yaptık!
Geçen hafta ‘Acıkolik’ adlı ilk albümünü çıkartan Nil Özalp, Serdar Ortaç ve Tarkan’dan aldığı şarkılarla bir anda herkesin dikkatini çekmeyi başardı. Adı Tarkan ile aşk dedikodularına karışan Özalp, şarkıcılık serüvenini ve düşündüğü her şeyi nasıl yaşadığını da anlattı.

TARKAN FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYINIZ

SERDAR ORTAÇ FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYINIZ

 Marmara Üniversitesi’nde Reklamcılık ve Halkla İlişkiler bölümünde eğitim almışsınız. Şarkıcılık süreci nasıl gelişti?
Şarkıcılık, çocukluk hayalimdi. Dedem senelerce bir Anadolu rock orkestrasının menajerliğini yaptı. Onlar, bir solist arıyorlardı. Ailem, bu işe eğilimli olduğumun farkındaydı. Ben de çok hevesliydim ve dedemin vasıtasıyla başladım. Sonra çok hızlı gelişti ve birçok orkestrada söylemeye başladım. Bir şekilde üniversiteyi kazanıp İstanbul’a gelmeli ve albüm çıkarmalıydım.

BÜYÜK AKSİLİKLER YAŞADIM
 Nerede yaşıyordunuz?
Silivri’de. Gerçi İstanbul’a çok uzak değil ama yine de amacıma ulaşmak için İstanbul’da yaşama hayalim vardı. Ailemi ikna etmem için konservatuvar dışında bir bölüm kazanmam gerekiyordu. Sonra üniversiteyi kazandım ve İstanbul’a taşındım. Bir radyoda DJ’lik yaptım. Şehir dışında şarkı söylediğim yerler vardı. Yoğun bir tempoya girmiştim. Okula eğilebilmek için bir süre sahne çalışmalarına ara verdim. Ama müzikle bağlantım hiç kopmadı. İstanbul’daki hayatıma devam ederken müzisyen arkadaşlarım da oldu ve onlarla çalışmaya başladım.

 Albüm süreci nasıl gelişti?
Başıma gelen aksilikler yüzünden albüm sürecim çok uzadı. Başkalarına bağlı olan bu aksiliklerden dolayı sorun yaşadım. Ben de kendim bu işin ucundan tutamaya karar verdim.

ŞARKIYI HEDİYE ETTİ
 Serdar Ortaç ve Tarkan ile nasıl bir araya geldiniz?
Serdar Ortaç ‘Kalp Boş’ ile ‘Değmez’i hediye etti. ‘Değmez’ zaten benim aklımdaydı. Albümümde yer almasını istediğim bir şarkıydı. Düet yapma fikri de stüdyo aşamasında vokallere yardımcı olurken yaptığımız okumalarda ortaya çıktı. Daha önce hazırladığım şarkılarım da vardı. Tarkan’ın şarkısını aldıktan sonra Ozan Çolakoğlu ile çalıştım. O da çok eski arkadaşımdır.

 Arkadaş konusunda gerçekten şanslısınız galiba?
Kesinlikle çok şanslıyım. Arkadaşlarım, “Nil’in albümü imece usulü oldu” der. Hiç kimsenin bir beklentisi yoktu. Tamamen beni sevdikleri ve bana inandıkları için yardımcı oldular.

 Eskiden, ünlü şarkıcılardan şarkı almak ve onlarla düet yapmak çok zordu. Artık anlayış değişti mi?
Benim hayatımda böyle şeyler olmadı. Ben bunları istedim. Onlardan değil ama kendi içimde istedim. İyi niyetli istediğim için bana geldiğini düşünüyorum. Kimseye ulaşmak için uğraşmadım. Her şey tesadüfen gelişti ve denk geldi. Kıvanç K ile 10 senedir görüşmüyordum. O günlerde ‘Remikslerimi Kıvanç K yapsa ne güzel olurdu’ diye düşünüyordum. Tesadüfen aradı ve çalıştık. Çok uzun zaman görmediğim müzisyen arkadaşlarımı albüm aşamasına girdiğimde tesadüfen görmeye başladım. Bunların evrenin bana yolladığı şeyler olduğunu düşünmeye başladım. Sonra da ‘doğru zaman buymuş’ diye düşünmeye başladım.

 Okul döneminizde sahnelere ara verdiğinizi söylediniz. Ara verdiğiniz için şimdi pişmanlık duyuyor musunuz?
Ara verdiğim için biraz panikliyorum. Tekrar sahnede nasıl olacağım konusunda heyecanlıyım.

 ’Değmez’i de albümde seslendirdiniz. Daha önce Serdar Ortaç’ın okuduğu ve insanların ondan dinlemeye alıştığı bu şarkıyı yerinde okumak tereddüt yaratmadı mı?
Bende herhangi bir tereddüt yaratmadı. Çünkü şarkının okunduğu zamanla benim okuduğum zaman arasında bir zaman aşımı var. Serdar’ın ilk albümünden bir şarkı… Eğer Serdar’ın yakın zamanda okumuş olduğu bir şarkı olsaydı o zaman söylemekte tereddüt yaşardım. Arada ciddi bir zaman farkı var. O zamanlar insanların bu şarkıyı çok beğendiğini bildiğim için yeniden canlandırmak gerektiğini düşündüm. Çünkü ben şarkıların cover’larla tekrar canlandırılması gerektiğine inanıyorum.

ÇOK ŞEY ÖĞRENDİM
 Serdar Ortaç, şarkısının yeni halini nasıl buldu?
Serdar albümün her aşamasında çok mutlu ve keyifliydi. Dinleyince de “Süper! Tamamdır” dedi. Benden sonra o da Kıvanç K ile çalışmaya başladı.

 Serdar Ortaç düet yaptığı birçok şarkıcının klibinde de oynadı. Sizin de böyle bir çalışmanız olacak mı?
Yakın zamanda kendi albümü de çıkıyor. Zamanlama olarak böyle bir şey yapmanın doğru olup olmayacağını konuşmadık. Ben böyle şeyleri sormayı sevmem. Eğer o söylerse, konuşup karar veririz.

 Tarkan ve Serdar Ortaç ile çalışmanın ne avantajı oldu?
Stüdyo aşamasında onlardan çok fazla şey öğrendim. Serdar’ın kendine ait durumları vardır. Bir anda aklına öyle bir şey gelir ki, şarkının bütün havası değişir. Sonra o şarkı hit olur. Beste yaparken onun yanında bulunmuşluğum var ve böyle şeylerle sayısız kez karşılaştım. Tarkan’a da hayran kaldım. Birçok insanı stüdyo aşamasında gördüm. Ancak Tarkan kadar titiz, bu kadar dikkatli ve özenli çalışan bir insan daha görmedim. Kesinlikle olduğu yeri çok hak ediyor. Onunla çalışırken ‘işte gerçek bir megastar böyle olunurmuş’ dedim.

 İlk albümüzle isminizin bu kadar konuşulacağını bekliyor muydunuz?
Burada Tarkan ve Serdar’ın yardımı çok önemli… Aslında ilgiyi ben değil, onlar çekti. Yeni çıkan bir şarkıcıya destek olmaları, ilginin üzerime gelmesini sağladı.

 Tarkan ve Serdar Ortaç’tan aldığınız şarkıların hit olacağını düşünüyor musunuz?
Zaten şu anda ‘Kalp Boş’ şarkısı İstanbul’daki bütün kulüplerde çalıyor. ‘Kalp Boş’ ve Ersay’ın ki o da yakın arkadaşımdır, ‘Fotoğraf’ şarkısını yaparken kulüplerde çalacağını biliyordum. ‘Acıkolik’ çok fazla kulüp şarkısı gibi değil, daha romantik, orta ritimli bir şarkı…(Sabah)

Rumuz yazıp Sohbet’ e başlayın! Sohbetin Keyfini SohbetNeSeSi.Com’ da YaŞayın.!

Yorumlar



Lütfen SeviyeLi YorumLar Yazınız.!