AYDIN

17 Nisan 2012 Yazan SuN  
Kategori Tatil Eğlence

Sonraki devirlerde üzerine tiyatro yapılan höyük, M.Ö. 5000′lere kadar giden Prehistorik bir yerleşmedir. M.Ö. 6. yüzyılda Aphrodisias küçük bir köydür. İlk Aphrodithe tapınağı da bu devirde yapılmıştır. Bu görünüm M.Ö. 2. yüzyılda ızgara planlı kentin kuruluşu ile değişmiştir. Bu devirde kentte, yaklaşık bir kilometrelik bir alana yayılmış 15000 civarında insan yaşıyordu.

M.Ö.1. yüzyılda Roma İmparatoru Augustus Aphrodisiası kişisel koruması altına aldı. Bugün ayakta kalan anıtlar ondan sonraki 2 yüzyıl içinde yapıldı. Tiyatro ve Tapınak arasında etrafı sütunlarla çevrili iki meydan planlandı (Tiberius Portikosu ve Agora). Antik dünyanın en iyi korunmuş Stadyumu ise kentin kuzey ucunda yer alıyordu. M.S. 3. yüzyılın sonlarında Aphrodisias Roma İmparatorluğunun Karia Eyaletinin başkenti oldu. M.S. 4 yüzyılın ortalarında da kentin etrafı surla çevrildi. M.S. 6. yüzyıldan itibaren bayındır halini ve önemini kaybetmeye başladı. Aphrodithe Tapınağı kiliseye dönüştürüldü. Küçük bir kasabaya dönen kent 12. yüzyılda tamamen terk edildi.

1961 yılında New York Üniversitesi tarafından başlatılan kazılar günümüzde de sürdürülmektedir.

Didymaion, Miletos’a bağlı bir kehanet merkezi, kehanetin tanrısı Apollon’a adanan bir tapınak olarak bilinir. Batı Anadolu kıyılarının en etkileyici bu bağımsız yapısının tek başına olduğu sanılıyordu, ama son kazılarda Didyma’nın sadece bir kahinin ikametgahı değil, aynı zamanda yoğun bir yerleşim yeri olduğu da anlaşıldı.
Devasa boyutlarıyla büyük bir etkileyiciliğe sahip olan tapınak çeşitli dönemlerde aşamalı olarak inşa edilmiş ve hiçbir zaman tamamlanmamıştır. Arkaik tapınağın yapımına M.Ö 6. yüzyılın ortalarında başlandığı düşünülür. Hellenistik tapınağın yapımına ise Büyük İskender’in Perslere karşı elde ettiği zaferden sonra girişilmiş, ancak kalıntılardan bu Hellenistik tapınağın yapımınında tamamlanmadığı anlaşılmaktadır. Tapınak ile Miletos Antik Kenti dini törenler için kutsal bir yolla birbirine bağlanmaktaydı.

Tıpkı Efes gibi, Milet de kuruluşunda bir liman kenti olmakla beraber, Büyük Menderes nehrinin getirdiği alüvyonlarla liman dolduğu için bugün denizden içeride bulunur. Kent çok iyi düzenlenmiş ızgara planıyla tanınır. Kentte bulunan yapılar arasında en ilgi çekenler, 15.000 kişilik kapasiteli, onarımı sürmekte olan Roma Çağı yapısı Tiyatro, M.S 1. yüzyılda inşa edilen Roma Hamamları, dini merkez olan Delphinion, Kuzey Agora, M.S 2. Yüzyıla ait İonik Stoa, Capito hamamları, Gymnasium, M.S 2. yüzyılda inşa edilen Bouleterion, 164-196 m. Boyutlarındaki Güney Agora yapısı ve M.S. 2. yüzyılda yapılan Faustina Hamamı’dır.



Yorumlar

Lütfen SeviyeLi YorumLar Yazınız.!





Güvenlik Kodunun Resmi
CAPTCHA Audio
Yeni Resim Göster